12 Mayıs 2008 Pazartesi

Barınak Köpeklerini Sahiplenirken ve Eğitirken Dikkat Edilmesi Gerekenler


Barınaklardan köpek edinmeye karar verdiğinizde neler yapmanız gerektiği konusuna geçmeden önce barınak gerçeğinden ve köpeklerin neden barınaklarda olduğu konusuna çok kısaca değinmek istiyorum.

Gönül isterki barınak diye bir olgu olmasın,canların hic biri parmaklıklar arkasında kalmasınlar,onlar da özgürce dolşabilsinler... Ama var ve ne yazık ki hepsi de haddinden fazla dolu.

Çoğu insanın aklına barınak diyince,"ne güzel işte köpekler orda yiyor, içiyor,bir arada oyun oynuyor" gibi bir düşünce geliyor.

Oysa durum bununla hiç alakası olmayan bir noktada.Köpekler aç kalıyorlar,hasta oluyorlar,bütün köpekler, karakterlerine dikkat edilmeden,dişi erkek demeden aynı ortama koyuluyorlar.Geçinemeyenler kavga ediyor doğal olarak çünkü üstünlük savaşı olması kaçınılmazdır.Hele ki arada dişiler ve kızıtlı miktarda yemek varsa.

Dişi ve erkeklerin kısırlaştırılmadan bir arada tutulmaları sonucu ne yazık ki istenmeyen ama bir yerde çaresizlikle göz yumulan gebelikler sonucu nüfus biraz daha artıyor.Barınak gönüllülerinin bütün çabalarına rağmen yeterli ilgi göremiyorlar.

Evet her köpek insan sevgisini tatmak zorunda değil,insana dost olmuş,insana bekci olmuş,insanın işini, aşını paylaşmış olabilirler ama kendi başlarına yaşamasını da pekala bilirler.Yeter ki biz onları yaşam alanlarından etmeyelim!Sevgisizlik ve nefterle onları itip kakmayalım,işkence etmeyelim.

Çoğu köpek için sokaklar evdir,çöplerde bulacağı yemek ise ziyafet, ama biz kuru taşı ve çöpdeki artılkları bile onlara çok görebiliyoruz çoğu zaman.

İnsandan zarar görmedikce,hatta insandan zarar gördüğü halde bile insana zarar vermeyen bu canlarla bir arada yaşamayı beceremiyoruz.

Çünkü onları tanımıyoruz.Kimimiz küçükken yaşadığı bir travma nedeni ile kimimiz de büyüklerinin "bak yaramazlık edersen seni havhavlara veririm" diye cahilce bir kokutma yöntemi ile büyütüldüğümüz için, kimi yanlış bildiği dini sebeplerle onlardan korkarız.

Sokakda bir köpek gördüğümüzde belediye ekiplerini çağırıp, neresi olduğunu bile bilmediğimiz bir yere onları götürmelerini isteriz.Orası nasıl bir yerdir bilmesek de umurumuzda değildir,bizden uzak olsun yeter.

Bazen bebek hallerine hayran olup aldığımız,bazen çocuğumuza taktir hediyesi olarak aldığımız köpekleri biraz büyüyünce çişi, kakası,kemirmesi,maddi yükü sorun olmaya başlayınca eğitime para harcamak yerine onlardan kurtulma yollarına gitmeye bakarız. Sokak köpekleri ve böyle bırakılan köpekler sayesinde barınaklar günden güne dolmaktadır ne yazık ki.

Bu durumun farkında olup sahiplenmek istediğiniz köpeği barınaklardan almaya karar veren bir kişi iseniz size bazı tavsiyelerm olacak.

Barınak köpeklerinin çoğunun geçmişini bilmesek de oraya geliş nedenleri,nasıl getirildiği,geldikden sonra ordaki diğer köpek ve insanlarla arasının nasıl olduğu,geçirdiği hastalıklar var mı gibi bilgileri barınak sorumlularından öğrenmek mümkündür.Bunlar bize az çok bir fikir verir.

Barınaklardaki çoğu köpek travma geçirmiş köpekler olmakla birlikte sıcak bir yuvaya nankörlük etmeyecek kadar sevgi hasreti çekerler.Kirlidirler,belki yara bere içindedirler ama yürekleri sevgi doludur.Eğer kendilerini koruma içgüdüsünü saldırganlık boyutuna kadar getirmişlerse de bu yüzden onları asla suçlamamalıyız.Onların bu halde olmalarının nedeni biziz.

Barınakdan alındıkları ilk günler veteriner kontrolünden geçirilmeli,gerekiyorsa tedavi ve aşılamalamaları yapılmalıdır.

Bir kaç gün ortama alışması için kontrollü olarak serbest bırakılmalı,yeni yuvalarını tanımaları için onlara fırsat verilmelidir.

Her köpeğin eğitilebilirlik seviyesi aynı olmamakla birlikte,temel itaat komutlarını her köpek öğrenebilir.Ancak daha önce ne gibi deneyimler yaşadığını bilmediğimiz için her zaman birkaç gün izlenmeli ve eğitime nerden başlanması gerektiği tespit edilmelidir.

Sosyalşeme ihtiyacında olan bir köpeğe davranış modifikasyonu eğitimi ile birlikte itaat eğitimine başlanmalıdır.

Köpeğimiz daha önce eğitim almamış, ya da yanlış yetiştirme sonucu davranış sorunları oluşmuş ve bu yüzden terk edilmiş bir köpek olabileceği için, zamanla bu yanlış davranışlar yerleşmiş olabilir,onların bu davranışlarına karşı her zaman yüksek bir tolerans seviyeniz olmalıdır,doğru davranışları teşvik etmek için her zaman tetikde olmalısınız,anında ödüllendirmelisiniz.

Köpeğin barınakda nasıl bir ruh hali içinde olduğunu bilemeyiz,bu yüzden gerekiyorsa onun kendine güvenini artırmaya yönelik rehabilite çalışmaları da yapmalısınız.

Bu çalışmanın uzun bir süreç gerektireceğini de unutmamak gerekir.Asla pes etmemelisiniz,3 adım ileri 1 adım hatta bazen 2 adım geri gidebileceğini unutmamalısınız.

Yaptığı her doğru hareketi onu severek ve ödüllendirerek yüceltebilirsiniz,korkusu olan şeylere her yaklaştıkca onu ödüllendirebilirsiniz.Bu onun kendine güvenini kazanmasına yardım eder.Tabi bol sevgi ve övgü size olan güveninin de daha çabuk oluşmasını sağlar.

Davranış sorunları olan köpeklerde bir eğitmenden yardım almanızda fayda var.

Bu yazdıklarımı okudukdan sonra akıllara barınakdan köpek alırsak pek çok sorunla uğraşmak zorunda kalacağız gibi bir düşünce gelmemeli,bu yazdıklarım bütün köpeklede karşılaşabilecek sorunlardır.İster barınakdan ister petshopdan alın aldığınız köpeğin karakterine,genlerine,aldığınız ana kadar yaşadığı olaylara göre mutlaka birtakım sorunlarla karşılacaksınız.

Hiç bir köpek kendiliğinden dört dörtlük olmaz.Hatta çok uzun çalışmalarla bile olamayabilirler.Kendi hayatlarını ve sizin hayatlarınızı riske atmadan yaşamayı öğrenmeleri ilk hedeftir.Hiç birinden şov köpeği olmasını beklememeliyiz.

Barınaklar sevgi,ilgi ve desteğinizi bekleyen pek çok köpekle dolup taşıyor ama köpek almadan önce bir kez daha düşünmelisiniz,bütün bu sorunlarla başa çıkabilecek misiniz?Nerden olursa olsun aldığınız bir köpeğin barınağa gitmesine neden olmadan ona hayatı boyunca bakabilecek misiniz?

Asıl konu budur!

Hiç yorum yok:

Pozitif Eğitim Nedir?

Eğitim köpeklerimizle iletişim kurabilmenin ve hayatımız boyunca onlarla ortak bir dil oluşturabilmemizin, ortak duygular geliştirebilmemizin ilk şartıdır. Vereceğiniz eğitim köpeğinizle aranızdaki iletişimin derecesini oluşturur. Güvene dayalı bir sistemde köpeğinizin öğrenme becerilerini geliştirirken aranızdaki iletişimi de kuvvetlendirmiş olursunuz.

Pozitif eğitim sistemleri, hem insan hem de bütün canlılarla doğru iletişim kurabilmek isteyen insanların benimsediği, hayat tarzı olarak kabul ettiği, ödül merkezli, yapılan doğruları ödüllendirip, yanlışları göz ardı etmeye dayanan bir sistemdir ve canlının psikolojisini bozacak, kişilikliğini silecek, canını yakacak, sindirecek hiçbir fiziksel ceza içermez. Köpeklerimizin eğlenirken öğrenmesini, zekalarını geliştirmesini ve diğer canlılarla iletişim kurma becerisi kazanmasını sağlar. Pozitif eğitim sistemi her yaşta uygulanabilir ancak eğitime ne kadar erken başlarsak becerileri kazanmaları ve sorunların önlenmesi o kadar kolay olur. Sorunları önlemek tedavi etmekten her zaman daha kolaydır. Bu yüzden bebeğimizle yaşamaya başlamadan önce onunla nasıl yaşayacağımızı öğrenmeye, bebeğimiz geldiği andan itibaren de eğitimlere başlamalıyız.

Pozitif köpek eğitmeni olarak benim misyonum, köpeğinizle güvene dayalı sağlam bir ilişki kurmayı, sorunlar oluşmadan önlenmeyi, oluşan sorunların üstesinden gelmeyi ve nasıl itaatkar olacaklarını sizlere öğretmektir. Köpeklerimizle kurulan dostluklar, her ilişkide olduğu gibi çaba gerektirir, onunla vakit geçirmeyi ve eğitimiyle, profesyonel eğitmen gözetiminde bizzat ilgilenmeyi gerektirir.

Bu yorucu ama zevkli başlayan süreçde, sizin ömür boyu alacağınız ödül, sadık dostunuzun gözlerindeki minnet, sevgi ve bağlılıkdır. Bundan daha büyük bir ödül olabileceğini sanmıyorum.

Pozitif Köpek Eğitmeni

Neşe Öztürk