13 Eylül 2008 Cumartesi

Yeni Bir Bebek Edinildiğinde Yapılmaması Gerekenler


Evimize yeni bir köpek aldığımızda, ona, kendimize ve çevremize karşı yeni sorumluluklar edindiğimizi ve köpeğimize karşı yapacağımız her hareketin sadece bu günü değil, gelecekte hem köpeğimizle hem çevremizle olan ilişkilerimizi de etkileyeceğini unutmamalıyız. Eğer agresif bir köpek yetiştirirsek köpeğimize ve çevremize karşı çok büyük bir haksızlık ve sorumsuzluk etmiş oluruz.
Bir bebeği doğru yetiştirmek bazen çok zorlaşabilir, çünkü yaptığı hareketler bize çok sevimli ya da zararsız gelir. Minicik patileriyle üstümüze atlamaya çalışmasında, minik tuvaletini evin içinde ona ayrılmış yere yapmasında, o sevimli sesiyle minik minik havlamasında, kaçıp kovalamaca oynamasında ya da yanımızda bizimle birlikte uyumasında nasıl bir zarar olabilir? O kadar sevimlidir, o kadar masum ve korunmasızdır ki! Bu hareketlerin daha sonra ne gibi sorunlara yol açabileceğini düşünemeyiz.
Peki neler yapmalıyız?
Çoğunlukla yazılarda evinizi yeni bir köpek ile paylaşmaya başladığınızda neler yapmanız gerektiği yazar. Ben daha önceki yazılarımda da bahsettiğim konuları topluca ele alacağım ve neler yapmamanız gerektiğini yazacağım.
**Eve yeni bir köpek geldiğinde onun evi tanımasına izin verirken bazı sınırlamalar da getirmek gerekir. Eve yeni gelen bebeğin her hareketine bebek olduğu için müsamaha göstermeyin.
Mesela:
- Üstünüze atlamasına: patiler minik ve henüz kirlenmeye başlamamışken bu hareket sevimli olabilir ama büyüyüp de sokağa çıkmaya başladığında en sevdiğiniz kıyafetinizin üstünde güzel ve büyük pati desenleri oluşabilir
- Tuvaletini evin içinde yapmasına: köpeğinizi çeşitli nedenlerle tuvaletini eve yapmaya alıştırmak isteyebilirsiniz. Küçük ırktır ve siz çalışıyorsunuzdur, evin ona ayırdığım yerine yapsın ne zararı olabilir diye düşünebilirsiniz. İlerde köpeğiniz küçük ırk bir köpek olsa bile yetişkinliğe erdiğinde tuvaleti daha ağır kokmaya başlayacak ve eskiden azıcık olan çişinin dereler gibi aktığını göreceksiniz.
- Yatağınızda uyumasına: henüz komutları ve konumunu öğrenmemiş bir köpek sizinle aynı yatakda yatarsa ilerde sizi yatağa almamaya varan hareketler gösterebilir, bazı durumlar biliyorum ki köpek sahiplerini odaya bile sokmaz hale gelmişti. Bunun haricinde yemeğine, kemiğine ya da oyuncaklarına bile yaklaşmanıza izin vermeyebilir. bu tamamen köpeklerin doğasıyla ve içgüdüleriyle alakalıdır.
- Havlamasına: o güzel minik sesiyle çıkardığı havlamalar ve hırlamalar ne kadar sevimlidir, ilerde sesi büyüdüğünde ya da havlamayı öğrendiği için her istediğini havlayarak elde etmeye çalıştığında ne yapacaksınız?
- Eşyaları alıp kaçırmasına: eşyaları alıp kaçar, siz de peşinden kovalarsınız, almaya çalışırsınız ve bu bir oyuna dönüşür. Daha sonra ağzına aldığı bir şeyi ondan geri almak istediğinizde ya direk kaçacak ya da hırlayarak vermek istemeyecektir.
- Koltuklara çıkmasına: koltuklara çıkması da aynı yatağa çıkması gibidir. Koltuktan inmesi öğretilene kadar koltuğa çıkmamalı ya da koltukta yatarken üstümüze alıp yatırmamalıyız.Yatağı yerde ve odaya hakim bir köşede olmalıdır.
- Evde girmesini istemediğiniz alanlara girmesine: daha sonra girmesini istemeyeceğiniz alanları ilk başda belirleyip ona göre yaklaşım sergilemek gerekir.
- Israrla yapmaya çalıştığı bir hareketi yapmaya devam etmesine: en basit örnekle, ağzına aldığı bir objeyi kemirirken yaklaştığınızda size hırlayabilir ve siz bir kere geri çekilirseniz artık bu onun galibiyeti olur.
Bu saydığım hareketlerin hiç birine göz yummayın.
Bunlarla birlikte;
** Aşıları bitene kadar evde kapalı tutmayın. Köpeklerin sosyallşeme evreleri 4. ayın sonunda biter. Ya aşıları bu süre içinde bitmezse??
**Onları agresyona sürükleyecek teşviklerde bulunmayın. Mesela havlatmaya ve ısırmaya yönelik teşvikler gibi.
**Köpeğinizle çekiştirmece oyunu oynadığınızda elinizdeki objeyi ona kaptırmayın. Bir objeyi çekiştirmeye başladığında sadece durun, her hangi bir şey söylemeyin ve bırakmasını bekleyin. Bırakmıyorsa ona başka bir oyuncak ya da ödül sunun. Bu hareketi komutla yönetmeniz gereklidir. İleride köpeğinizi schH eğitimine almak isterseniz kolluk yakalaması için tutmasını bilmesi gereklidir. Ancak köpeğe gereksiz stres yüklememek ve bunu bir oyun gibi algılaması için bu eğitimlerin profesyonel eğitimciler tarafından verilmesi gerekir.
**Köpeğinizle yerlerde yuvalanmayın. Boğuş, güreş gibi oyunlar oynamayın, bu oyunlar ileriki aşamalarda size saldırmaya kadar bile gidebilecek agresyona sebep olabilir.
**Köpeğinizin korkak yetiştirmeyin. Çoğu saldırganlığın nedeni aslında korkudur. Korkunun sebebi ise çoğunlukla asosyalliktir. Cesur yetiştireceğiz derken, koş oğlum, tut kızım gibi gereksiz teşviklerle agresif hale getirmeyin.
**Korktuğu konularda onu zorlamayın. Her olumlu adımı ödüllendirerek onu teşvik edin. Korkularını pozitif duygularla yenmesine destek olun.
**Saldırgan ve asosyal köpeklerle görüştürmeyin. Yaşayacağı kötü bir tecrübe ileride karşılaşacağınız bir çok sorun anlamına gelir.
**Köpeğinizi hiç bir zaman başıboş, kendi haline bırakmayın. Her dakika birlikte oyun oynayın demiyorum ama yaptıklarından haberdar olun, gözünüz üstünde olsun.
**Havladığında ya da ağladığında onunla ilgilenmeyin. Köpeğinizin önemli bir sorununun olmadığından eminseniz, sizin ilginizi çekmeye çalışıyor demektir, onunla ilgilenmeyin.
**Köpeğinize asla fiziksel ceza uygulamayın. Bazı durumlarda ceza gereklidir ama bu fiziksel ceza olmamalıdır.İlgisizlik onlar için en büyük cezadır.
**Köpeğinize gazete ile vurmayın. Daha sonra hiç bir neden olmadığını düşündüğünüz bir anda,hiç bir şeyden haberi olmadan, parkta gazetesini okuyan bir adama saldırabilir. Aslında bunun nedeni daha önceden, gazete ile olan kötü tecrübeleridir.
**Köpeğinizin henüz bilmediği komutları ona tekrar tekrar söylemeyin. Anlamanı bilmediği sözcükleri söyleyerek size itaatsizliği öğretmiş olursunuz. Bir komutu verdiğinizde komutu ne kadar çok tekrarlarsanız itaat hızı o kadar yavaşlar. Önce komutları nasıl öğretebileceğinizi öğrenmelisiniz.
**Bebek köpeğinizi gereğinden fazla kucağınıza almayın, sıkıştırmayın, mıncıklamayın. Ellinizden ve kucaktan korkmasına neden olabilirsiniz.
**Köpeğinizi her size gelip oyun istediğinde oyuna başlamayın. Sizi dürtebilir, oyuncağını burnunuza doğru sallayabilir, havlayarak sizi kaldırmaya çalışabilir. Bunlara aldanmayın ama asla bu isteğini de göz ardı etmeyin. Oyun isteyen bir köpeğiniz varsa bu onun sıkıldığı anlamına gelir ve sıkılan bir köpek her türlü yaramazlığı yapabilir.
**Köpeğiniz enerjisini boşaltmadan evde uzun süreler yanlız bırakıp gitmeyin. Döndüğünüzde evinizin yeni dekorasyonu hoşunuza gitmeyebilir. Bazen de hiç zarar vermezler ama siz eve girdiğiniz andan itibaren bütün ilgiyi isterler . Köpeğiniz özellikle bebekse ve tuvaletini tutmayı öğrenmemişse kesinlikle uzun süre yanlız kalmamalı.
**Köpeğiniz sizden uzaklaşıyorsa peşinden koşmayın. Sizin peşinden geldiğinizi gördüğünde daha hızlı kaçmaya başlayacaktır.
** Köpeğinizle kaçıp kovalamaca oynamayın. İnsanları kovalamanın oyun olduğunu ya da kendisinin yanına yaklaşan bir kişiyi gördüğünde oyun için kaçmasını öğretmiş olursunuz. Tamamen avlanma içgüdüsü ile oluşan bu davranış ilerde bütün hareketli objeleri kovalama şeklinde karşınıza çıkabilir.
**Eğitim sırasında komutları yerine getirmediğinde aynı komut üzerinde ısrarcı olmayın. Farklı bir komut çalışıp daha sonra tekrar deneyin.
**Eğitim sürelerini uzun tutmayın. Köpeğin eğitim sırasında geçirdiği süre kısa ve keyifli olmalıdır ki bir sonraki eğitim vakti geldiğinde yine aynı keyifle çalışmaya başlasın.
**Köpeğinizi iyi sahip – kötü sahip ikilemine düşürmeyin. Evde birden fazla kişi yaşıyorsanız, köpeğin hepinizin sözünü dinlemesi gerekir. Bunu sağlamak için koyulan kurallara bütün aile bireyleri uymalı ve köpeğe karşı aynı tutarlılık ve ağız birliği ile yaklaşmalısınız. Farklı yaklaşımlar köpeğin kafasının karışmasına neden olur.
**Asla köpeğinizin ev içinde tek kişiye bağımlı olmasına izin vermeyin. Bazı ırk köpekler sahip olarak gördükleri kişiyi o kadar benimserler ki evin diğer üyelerine karşı ciddi tavır alırlar. Sürekli onun yanında dolaşır, onu evin geri kalanından ve dış dünyadan korumaya çalışır. Hayattaki tek gayesi bu olur. Hatta o kadar ileri gider ki kimse o kişiye elini bile uzatamaz ya da sesini yükseltemez. Köpeğin bu hale gelmesi için asosyal ya da diğer kişilerden kötü muamele görmüş olması gerekmez. Sahibi olmadığında herkes ile geçinir ama sahibi geldiğinde sanki başka bir köpek olur,her kese karşı düşmandır, onun için sadece sahibi vardır.
**Köpeğinizi kandırmayın. Kesinlikle anlarlar ve size olan güvenleri kırılır. Köpeğinizi çağırıyorsunuz ve ve ne derseniz diyin gelmiyor. Bir oyuncak ya da mama gösterip gel dediğinizde, geliyorsa sakın o ödülü vermemezlik etmeyin. O kadar çağırdım gelmedin şimdi bir de ödül mü bekliyorsun gibi üstüne de bir de azar işitirse, bir daha çağırdığınızda gelmesini de beklemeyin.
**Günün 24 saati birlikte olmayın. Ayrılık endişesi denilen psikolojik sorunun en büyük nedeni yanlız bırakılmaya alıştırılmamalarıdır.
**Yemediği mamasını sürekli olarak önünde bırakmayın. Hem , her an ulaşabileceğini bilmek onu daha da iştahsız yapacaktır, hem de eğitimleriniz sırasında aç olduğundan emin olamazsınız.
**Masadan yemek vermeyin. Dilenciliğe alışır. Eğer yeterince sabırlı bir köpek değilse yemek sırasında üstünüze ve masaya çıkmaya çalışır.
**Yemediği zaman mamasının üstüne değişik yemekler karıştırmayın. Yemediği için mamasına değişik yemekler karıştırırsanız sürekli mamanın üstüne değişik tatlar istemeya başlar.Hatta bir süre sonra sadece içine karıştırdığınız yemeği isteyip kuru mamayı redetmeye başlayabilir. Bunun yerine mamasını bitirdikten sonra değişik bir mama ile ödüllendirebilirsiniz.
**Kendiniz için yaptığınız yemeklerden yedirmeyin. Bizim yediğimiz her gıda köpekler için uygun değildir. Hatta bazıları toksit zahirlenme ile ani ölümlere neden olabilir. Kuru mama vermek istemiyorsanız köpekler için uygulanan değişik beslenme şekillerini uygulayabilirsiniz.
**Köpeğinize haşlanmış tavuk, hindi, kuzu gibi hayvanların kemiklerini vermeyin. Sindirim sistemi sorunlarına hatta ölümlere neden olabilir.
Beslenme ve hastalık konuları her ne kadar direk eğitimle ilgili gibi görünmese de aslında eğitimle yakından ilgili bir konudur. Hasta olduklarında tıpkı evdeki diğer kişilere de yapacağımız gibi ona olan tavırlarımız değişir ve onlar bunu hemen farkeder. Bu da bazen davranış sorunlarına varan sonuçlara neden olur. Hiç bir sorunu olmadığı halde ayağı sakat numarası yapan köpekler görmüşsünüzdür mutlaka J bununla birlikte bir ağrısı olan köpek eğitime konsantre olamaz.
**Tamamen isteksiz ve halsiz duran bir köpeği, hiç bir şey için zorlamayın. Öncelikle bir sağlık sorunu olup olmadığını öğrenmek için veteriner kontrolünden geçirin.
Bu konular basit gibi görünen,çok önemsenmeyen ama aslında köpek yetiştirmenin püf noktaları olan konulardır. Yaptığımız bu hatalar nedeniyle ileride ciddi davranış sorunları sergilemeye başlayan köpekler, başa çıkılamadığı için bazen sokağa bırakılmakta ya da sahip değiştirmektedir.
Köpeğimizin hayatının değeri ile bizim hayatımızın değerinin bir olduğunu, farklı dilleri konuşan iki yabancı olduğumuzu, biz öğretmediğimiz taktirde bizim dilimizi öğrenemeyeceğini ve bizim de onun dilini öğrenmemiz gerektiğini unutmadan, onun da gereksinimleri olduğunun ama bir insan olmadığının bilincinde olarak, büyüdüğünde öğrenir diyip doğru yaklaşımları ertelemeden, vaktinde müdahale ile yola başlarsak üstesinden gelemeyeceğimiz zorluk hemen hemen yoktur.
Not: hemen hemen dememin nedeni, bazı kaltsal hastalıklar, mental sorunlar ne yazık ki kalıcı olabilir. İlaç tedavisi gerektirebilir. Uzun çalışmalar sonucunda bile düzelmeyen köpekler olabilir.
Bazı davranış sorunlarını da “İstenmeyen Davranışlar, İçgüdü mü Sorun mu” başlığında bulabilirsiniz.
Neşe Öztürk

14 yorum:

tubaozbakir dedi ki...

merhaba ben dün barınaktan fino cinsi bir köpek aldım çok akıllı tuvalet eğitimi var fakat çok mutsuz ürkek iştahsız ve sürekli uyuyor benden korkuyor çağırdığımda gelmiyor ona nasıl davranmalıyım bana nasıl alışmasını sağlayabilirim bir de fino cinsi nedir araştırdım böyle bir ırk bulamadım kırma diye tahmin ediyorum ilginize teşekkürler

Neşe Öztürk dedi ki...

Merhaba Tuba Hanım, öncelikle yeni bebeğiniz hayırlı olsun. umarım uzun ve mutlu bir hayatınız olur birlikte.
yeni bir eve gelmek, alıştığından farklı bir ortamda bulunmak onu huzursuz eder. bu huzursuzluk kişiliğine ve yaklaşımınıza bağlı olarak bir kaç günde geçebilir ya da bir kaç hafta devam edebilir. ilk bir kaç gün onu kendi haline bırakmanız ama bu arada sürekli sevebileceği mamalar teklif edip yumuşak bir ses tonu ile konuşmanız daha kolay güven kazanmasına yardımcı olur. mutlaka alışacaktır biraz zaman gerekli :)
bu arada fino halk arasında küçük ırk terrierlere verilen genel bir isim, sizin bebeğiniz de sanırım terrier kırması olabilir. her ne ırk olursa olsun umarım çok mutlu olursunuz :)
sevgiler.

bjcaksontr dedi ki...

3 aylık alman çoban köpeğim var ( erkek ) neşe hanım köpeğim çok ıssırıyor oyun falan değil yani ciddi şekilde gözü dönüyor sıpanın :):)ne yaptıysam fayda etmedi fayda etmediği gibi her seferinde dahada saldırganlaşıyor ve gerçekten çok can yakıyor hayır diyorum parmağımı sallayarak o inatla parmağıma saldırıyor yanlız çok enteresan bi durum var ellerimize saldırmadığında direk ayak bileklerimize saldırıyor ve buna tepki verdiğimde arkamdan saldırıyor bu seferde yüzüm dönükken yapmıoyr bunu nasıl yenicem oyuncak falan işe yaramıyor forumlarda sölenen her şeyi denedim veterinerimden tavsiye aldım gene olmadı yani benim açımdan can sıkıcı olsada en çok evdeki oğlum için zor oluyor bu süreç çocuk olduğu (8 yaşında ) için bizden çıkaramayınca hıncını oğlumdan çıkartmaya çalışıyor çaresiz kaldım cidden ne yapabilirim ???? birde geceleri tuvalet işini çok güzel başarıyor devamlı balkona yapıyor ama gündüz olmadık yerlere yapıyor nedenini bir türlü çözemedim yardımlarınızı bekliyorum

Neşe Öztürk dedi ki...

merhaba, kemirme ve ısırma konuları ile ilgili ilk başta baş vurmanız gereken yere en son yazmışsınız ne yazık ki. Bu sorunu kolaylıkla çözebiliriz ancak bana mail adresi bildirirseniz size yazabilirim.
Neşe Öztürk.

Adsız dedi ki...

merhaba. 3 aylık bir terrierim var ona hayırı öğretemedim bi türlü ellerimi ısırıyor dişlerinin kaşınmasından dolayı canım yanıyormuş gibi bağırıyorum anlamıyor hayır diyorum anlamıyor hayır diye bağırıyorum yine anlamıyor üstüne üstlük bana hırlıyor.bi çocuk azarlar gibi bağırarak sitem ediyorum ona ozaman biraz durgunlaşıyor bi müddet ilgilenmiyorum sonra sevmek isteyince yine aynı problemler. ona hayır nasıl öğretmeliyim beni çok üzüyor.yardımınızı bekliyorum

Ersen Kılınç dedi ki...

merhaba 2 aylık boxer köpeğim var aynı sorunlar bendede var çok saldırgan hayırdan anlamıyor el gördümü atlıyor ısırmaya çalışıyor hemen ben forumdaki herşeyi denedim olmadı şimdi dayakla hallediyorum vurunca burnuna duruyor 2 dk geçiyor sonra yine başlıyor bazen dayaktan sonra ısırmıyor belli zaman sonra yine yapıyor ama anlamış değilim dövmek hoşuma gitmiyor ama başka şekilde durmuyor

Neşe Öztürk dedi ki...

Merhaba, issirma ya da başka hiç bir sorunu dayakla kalıcı olarak cozemezsiniz. Lütfen köpeklerinizi dövmeyin. Köpeğiniz normal olarak kemirmek zorunda, bu onun içgüdülerinde var, bizim yapmamız gereken bu davranışı doğru objeye kanalize edebilmektir. Eğer normalin dısında çok asiri bir kemirme, eşyalara ya da kisilere ciddi zararlar soz konusu ise o zaman kopek ile bir değerlendirme yapmak gerekir. Eğer çok hiperaktif bir kopekse ve enerjisini doğru sekilde atamıyorsa bu tür davranışlar sergiliyor olması normaldir. Onu daha fazla ve doğru sekilde yormanız gerekir.
Bir de hayır komutunu verdiğinizde bu komutu yalnız birskmamalisiniz. Mutlaka arkasından yapmasını istediğiniz diğer komutu da vermelisiniz. Hayır - bırak, hayır - dur gibi...
Nese Ozturk

Adsız dedi ki...

merhaba iki gün önce 5 aylık bi golden aldık evimize tuvalet eğitimi var ancak evde yaşamaya alışmış fakat biz balkonda bakıcaz bulundugumuz bölge ege bölgesi çok soguk olmuyo . hergün dışarı çıkartıyoruz ama ona kaç öğün mama vermeliyiz bir de çok fazla havlaması yok fakat bazı zamanlar inliyor ve odaya girmek istiyor. fakat ben ona odada bakamam balkonda durması gerekir nasıl alıştırabilirim beş ay evde kalmış zor olur mu balkona alışması bir de her havladıgında yanına gitmelimiyim apartmanda oturdugumuzdan ve öğrenci oldugumuzdan pek havlamasını istemiyoruz ama buna alışmasını da istemiyoruz ne yapabiliriz

Adsız dedi ki...

merhaba ben bi arkadaşımdan 1 yaşında sibirya kurdu getirdim getirelide 1 ay oldum devamlı aglıyor komşulardan şikayet geliyor ne yapmam lazım?birde devamlı haşlanmış tavuk kemiği veriyorum bir zararı olurmu?yardım ederseniz sevinirim teşekkürler.

Adsız dedi ki...

merhaba ben ali bu yaz eve yavru bir husky almayı düşünüyoruz ailemle beraber fakat küçük bi kardeşim war henuz 3 yasında.benim endişem kopek kardeşimin canını yakacak hareketler yapar mı üstelik tuvalet eğitimini nasıl wereceğimi anlamadım.mail adresim : patronali666@hotmail.com bilgilendirirseniz sevinirim paylaşımınız için tşkler...

adsiz dedi ki...

Merhaba Nese Hnm. Oncelikle verdiginiz bilgiler icin icten tesekkurler. Bir bucuk ay once barinaktan alti aylik terrier pekinez kirmasi disi kopek sahiplendim. Geldigi gunden beri sizin anlattiklarinizi uyguluyorum fakat yemek yemek ve tuvalet ihtiyacini gidermenin disinda surekli uyuyor. Veterinerde fiziksel muayenesinde herhangi bir sorun cikmadi. Ama evde varligiyla yoklugu arasinda fark yok bunu nasil duzeltebilirim

Neşe Öztürk dedi ki...

Merhaba, bazı köpeklerin enerji seviyeleri daha düşüktür, sakin mizaçlı bir köpek olabileceği gibi 6 aylık olduğundan eminseniz bu durum çok normal olmayabilir. henüz bebek sayılır çünkü. Ama iştahı yerindeyse mamasını yiyor ve dışarı çıkarttığınızda sorunsuz yürüyorsa depresyon ya da sağlık sorunu olması olasılığı düşüktür. Ona biraz zaman tanıyın ve yatıp kendi köşesine çekildiğinde değil de sizinle ilgilendiği zamanlarda severek ya da küçük bir mama ile onu ödüllendirin.
Bunun dışında bana gelişmeleri bildirirseniz sevinirim. lütfen iletişim bilgilerinizi yazmayı unutmayın.İletişim bilgisi içeren iletileri yayınlamıyorum ve direk mail ile geri dönüyorum. Endişeniz olmasın.

elif dedi ki...

merhaba ben 1 hafta kadar oluyor 1.5 aylık terrier kırması bir köpek aldım. ama tuvalet eğitimini veremiyorum. veterinerim yapana kadar kafeste tut yapınca çıkar sonra hep kafese yapar dedi. kafese koyuyorum ama tutuyor tuvaletini çıkarır çıkarmaz da yapıyor eve. nasıl öğreticem bilemiyorum. yardımcı olursanız sevinirim.

Adsız dedi ki...

Merhaba 2,5 yasinda cocker köpeğim var bir de 8 aylik bebeğim var. Kopegim Tarcin'in genel sevmedigim bir davranisi havlamasi kuyruğunu sallayarak gozumun içine baka baka havliyor mesela bebegimin corabini cekistiriyor cikarmaya calisiyor ben izin vermiyorum sonra hafif hirlayip havlamaya basliyor uzun bi sure havliyor ben bu esnada ne yapmaliyim? Gormezden mi gelmeliyim çoğunluk bagiriyorum sesini bastırıyorum sonra küsüyor bi köşeye pusuyor dogru olan bu mu?

Pozitif Eğitim Nedir?

Eğitim köpeklerimizle iletişim kurabilmenin ve hayatımız boyunca onlarla ortak bir dil oluşturabilmemizin, ortak duygular geliştirebilmemizin ilk şartıdır. Vereceğiniz eğitim köpeğinizle aranızdaki iletişimin derecesini oluşturur. Güvene dayalı bir sistemde köpeğinizin öğrenme becerilerini geliştirirken aranızdaki iletişimi de kuvvetlendirmiş olursunuz.

Pozitif eğitim sistemleri, hem insan hem de bütün canlılarla doğru iletişim kurabilmek isteyen insanların benimsediği, hayat tarzı olarak kabul ettiği, ödül merkezli, yapılan doğruları ödüllendirip, yanlışları göz ardı etmeye dayanan bir sistemdir ve canlının psikolojisini bozacak, kişilikliğini silecek, canını yakacak, sindirecek hiçbir fiziksel ceza içermez. Köpeklerimizin eğlenirken öğrenmesini, zekalarını geliştirmesini ve diğer canlılarla iletişim kurma becerisi kazanmasını sağlar. Pozitif eğitim sistemi her yaşta uygulanabilir ancak eğitime ne kadar erken başlarsak becerileri kazanmaları ve sorunların önlenmesi o kadar kolay olur. Sorunları önlemek tedavi etmekten her zaman daha kolaydır. Bu yüzden bebeğimizle yaşamaya başlamadan önce onunla nasıl yaşayacağımızı öğrenmeye, bebeğimiz geldiği andan itibaren de eğitimlere başlamalıyız.

Pozitif köpek eğitmeni olarak benim misyonum, köpeğinizle güvene dayalı sağlam bir ilişki kurmayı, sorunlar oluşmadan önlenmeyi, oluşan sorunların üstesinden gelmeyi ve nasıl itaatkar olacaklarını sizlere öğretmektir. Köpeklerimizle kurulan dostluklar, her ilişkide olduğu gibi çaba gerektirir, onunla vakit geçirmeyi ve eğitimiyle, profesyonel eğitmen gözetiminde bizzat ilgilenmeyi gerektirir.

Bu yorucu ama zevkli başlayan süreçde, sizin ömür boyu alacağınız ödül, sadık dostunuzun gözlerindeki minnet, sevgi ve bağlılıkdır. Bundan daha büyük bir ödül olabileceğini sanmıyorum.

Pozitif Köpek Eğitmeni

Neşe Öztürk